Category Archives: güncel

Slovakya- Haber

Yeni yürürlüğe giren yasayla 5.4 milyon nüfuslu Orta Avrupa ülkesi Slovakya komşusu Macarları kızdırdı.

500 bin Macar asıllının yaşadığı AB üyesi Slovakya’da bundan böyle kamusal alanda ve kamu hizmetlerinde azınlık dillerinin konuşulması yasak. Azınlıkların nüfusun yüzde 20’sinden az olduğu bölgelerde geçerli olan yasağı ihlal edenler bir memurun ortalama yıllık net kazancına denk gelen 5 bin euro para cezası ödeyecek. Ayrıca yeni yasa, Slovakçanın güçlendirilmesi için ülkedeki tüm öğretmenlere, gazetecilere ve bazı meslek erbabına işlerine devam edebilmeleri için Slovakça’dan sınava girme zorunluluğu getirdi. Yasa, Kültür Bakanlığı’na, cadde ve bina isimlerini Slovakça yazmayan belediyeler ve işyerlerini cezalandırabilme yetkisi de veriyor.

Böylelikle bundan sonra Slovakça dışındaki diller sadece evlerde konuşulabilecek. Slovakya Kültür Bakanı Marek Madaric, yeni yasayla ilgili yaptığı açıklamada, ilk 3 ay para cezası verilmeyeceğini, Slovakça yerine başka dil kullananların şimdilik sadece uyarılacağını söylemişti.

Ancak dil yasağı Slovakya’daki Macarlar ile güney komşusu ve AB üyesi Macaristan’ın tepkisine yol açtı. Geçen hafta Avrupa Parlamentosu’ndaki Macar Milletvekili Adam Kosa, yeni Slovak dil yasasınıprotesto etmek için işaret diliyle konuşma yaptı. Kosa, “Azınlık dili gibi konulara hassasiyet gösterilmesi gerekir” dedi. Muhafazakâr Alman Milletvekili Michael Gahler de Slovak dil yasasını kınayarak Slovakya’nın AB’de herkesin saygı gösterdiği standartları ihlal ettiğini ileri sürdü. Gahler, Slovakya’nın Avrupa Konseyi’nin azınlık dillerinin serbestçe konuşulması şeklindeki uyarılarını hiçe saydığını sözlerine ekledi.

Macaristan, “zorunlu dil asimilasyonunun AB’nin değerleri ve azınlık haklarını koruyan uluslararası yasayla bağdaşmadığını” bildirmişti.

Bu arada Slovakya Macar Partisi, dil yasasına karşı Macarların yanı sıra diğer azınlıkların da harekete geçmesini amaçlayan Köprü Hareketi adı altında toplantılar organize edip yaygın bir afişleme kampanyası yürütüyor. Macarca, Çingenece ve Slovakça “Uygar bir toplum istiyoruz, milliyetçilik değil” yazılı afişte, desen olarak, bir insanın dilini kesen bir makas görünüyor. Slovakya Dışişleri Bakanı Miroslav Lajcak ise önceki gün bir grup Macar parlamenterle yaptığı görüşmeden sonra açıklamalarda bulunarak protestoları kınadı.

 

Şive

Bugün başka bir iş görüşmesine daha gittim. Sonu ne olur bilmiyorum ama öğrendiğim bir şey var o da şivemin olduğu. Evet çok garip. Bugün görüşmeye gittiğim adam dedi bunu bana..Hala anlam veremiyorum…İlk önce Cv’me baktı sonra da göçmen olup olmadığımı sordu..Ben de anne tarafımın selanik göçmeni olduğunu söyledim..Ama dayanamadım sonra nerden anladığını sordum..O da ‘Hem doğduğunuz şehir, hem tipiniz hem de şivenizden anladım’ dedi..

ŞİVE mi?????

Benim şivem mi var????

Beynimden vurulmuşa döndüm..Ne diyeceğimi bilemedim…

‘ Evet kusura bakmayın , mal olduğum için 26 yaşına kadar şivem olduğunu anlayamadım..Sayenizde bugün öğrendim..Bence beni işe almayın zaten ben malım.’ Demek geldi içimden..ama içime attın, duymazlıktan geldim şiveyi…

Peşine de ‘vay aynı tarihte doğmuşuz’ demez mi??? ‘06.06 !!! , şeytanın rakamı bu ha haberin olsun’ diye de saçmabr espri yaptı…Benim oracıkta dengemi bozdu…Bu mudur yani bu kadar uğursuzluk ve saçmalık?? Bundan mıdır yani???

Facebooktan İnciler

ADAM : Ne dinlersen, ne okursan, nerede olursan o olursun.Kendini sen yaratırsın.İyi kitaplar okuyorum, iyi müzikler dinliyorum.Buradaki iyi pahalı olan lüks olan değil sadece.Buradaki iyi olan kaliteli olan ruhu olan değeri olan.Okuyacağın kitabı, izleyeceğin filmi,gezeceğin arkadasını dinleyeceğin müziği…sen seçecek sen kendini inşa edeceksin. Neleri seçersen osun!

1.KIZ: tamamen katılıyorum…Seçtiğimiz aynı zamanda aynamızdır.

2.KIZ : dışardan içeri bir spiral yapıdır aslında evrenden alıp eklediklerimiz…”öz” hepimizde aynı; inşaat malzemelerimizi biz seçiyoruz…sana katılıyorum

Bir siktirin gidin!!!!

Yanık

Bugün o kadar yoruldum ki…sigara içerken kirpiklerimi yaktım…İstesem, uğraşsam başaramazdım biliyorum..(sigarayı yakarken değil ama cidd ciddi sigarayı içerken yaktım kirpiklerimi)

Olmaz böyle

Biraz önce reddedildim. İşin ilginç yanı çok hızlı oldu.. Şaşkınım…10 dakika içinde aranan pozisyona uygun olmadığımı anlayıp reddettiler beni..Hayretler içindeyim valla helal olsun..Şak diye anladılar..Ama unuttukları bir şey var!!  Peki ya benim hislerim ve düşüncelerim ne olacak?? Bunların hiç ama hiç önemi yok mu yani..?? Kısaca ben uygun oldugumu düşünmesem hiç başvurur muydum?Kendimi uygun gördüm ki başvurdum arkadaşım…Bişeylere güveniyoruz biz de..

Kafam karisik

Is bulmayi degil is aramayi seviyorum..

Kriz

Ders çalısmam lazım…Ama böyle dusundukce calısamıyorum…

Ve boyle dusundukce bunalıyorum…Bunalmamak için ders çalısma ısını dusunmemelıyım dıyorum…Ama dusunmeyınce kendımı suclu hıssedıyorum…Keske yuksek lısans yapmasaydım dıyorum ondan sonra…Basım donuyor ve bır sıgara ıcıyorum..Sıgara ıcınce dıkkatım tamamen gotume kacıyor…Bu sefer onumdekı kıtaba konsantre olamıyorum..konsantre olamayınca moralım bozuluyor..cunku ders çalışamıyorum ve ders calısamayınca kendımı suclu hıssedıyorum…sabah dokuzdan berı mucadele edıyorum…

ah!

Yüzüm acıyor!!!

Doktorrr

doktor

Bu hafta benim için bir sağlık haftası…Cuma günü geldiğinde tam dört doktorla görüşmüş olacağım. Bunları yazarken ıse hıc soğuk kanlı değilim. İtiraf etmek gerekırse her türlü doktordan ve her çeşit hastaneden korkuyorum……………

Bugün psikologdan randevu almaya gıttım. Tuhaf bakışları olan kızıl saçlı bır kadın ılgılendı benımle. Aralık ayı dolu olduğundan Ocak ayında bana randevu verebılıleceğini  ve ayrıca ılk olarak üniversitenin psikoloji departmanında ilk görüşme yapmam gerektiğini belirtti.Elime üzerinde bir kaç isim yazan bir kağıt tutuşturdu. Odadan cıktıgımda yazılı ısmın eskı bır arkadasıma aıt oldugunu farkettım ve kosarak psikolojı departmanına gıttım. Kızın odasına ılk gıttıgımde aldıgım sıgara kokusu benı muthıs derecede mutlu etmıstı zaten hemen bir tane ikram ettı ve derdımı anlatmaya basladım ve o da bana surecın nasıl ısleyecegını hangı arkadasının benımle gorusme yapacagını vs hepsını anlattı. Ama ilk önce sikayetlerimi öğrenmek istediğini söyledi. İste o dakikada mal gibi kaldım…Ne diyeceğimi bilmiyodum..Sigaramdan bir nefes aldıktan sonra bunun baş ağrısı gibi bir şey olmadığını hemen anlatmanın benim için zor oldugunu söyledim..Kibar bir şekilde gülümsedi ve bir yerden başla dedi.Allahtan ilk cümleden sonra biraz açıldım ve derdim neyse kısaca anlattım o da notlar almaya başladı. Tabi yine olan oldu ve ben duruma , ortama ve kıza fecı bir sekilde yabancılaştım. ‘Ne yapıyorum ben burda??!!’Sanki anlattığım her şeyi uyduruyormuş gibi hissediyordum ve bu duruma dayanamayıp kıza açıkca ne hissettiğimi söyledim.

‘ İçinde yaşarken cok acı verıyor ama anlatmaya kalktığımda saçmalıyormuş gibi hissediyorum’ dedim… Yine not aldı.

‘ Neden bu terapiyi istiyorsun?’ dedi

Ben de ‘ Yaşam kalitemin saçma sapan korkular yüzünden düşmesini istemiyorum’ dedim.

Aldığı iki sayfa nottan sonra benı bu hafta arayacaklarını soyledı. İlk görüşmede bir profesor için kamera kaydı alınacağını ama bunun kimsenin izlemeyeceğini belirtti.

KAMERA KAYDI???!!!! *Yoksa youtube’a mı koyacaklar?? :))*

Neyim ben bir denek mi? Hayatım gözüme daha da bir aciz gözüktü .Kim bilir kimin doktora tezinde dip not olacaktım. Ama sonra kendimi kendi hayatımın dip notu gibi hissetmektense daha iyidir dedim ve odadan çıktım.

Eve geldikten sonra hemen internette diş hastanelerini araştırdım ve uygun oldugunu dusundugum birini aradım. AMA O SEKRETERLER YOK MU????!!!!!!! Konuşmayı bilmeyen birinin sekreter olması gerçekten garip bir durum. tek bir kelimeyi anlamanız için bir öok kez sormak ve onay almanız gerekiyor. Bırakın sekreterlik yapmayı bu insanlar nasıl yaşıyorlar, nasıl yakın cevreleriyle anlaşıyorlar gerçekten çok merak ediyorum.Her neyse konusmanın sonunda randevu almaya gerek olmadığını ve yüz yüze görüşüleceğini zorla da olsa anladım.

Artık bu ülkede yeni bir adet var. Bütün randevular yüz yüze alınıyor. Yani randevu almak için de randevu almanız gerekiyor. Sanki evlenme kararı vereceğiz.! SAÇMALIK!

Veeeeeeeee yarınnnnn…….. Yarın büyük gün hesaplamalarıma göre korktugum ıcın dişçiye gitmekten vazgeçmezsem tam üç doktora gideceğim.

1) Jınekolog

Hepsinin biraz kafadan kontak olduklarını düşünüyorum. Vajina sendromu olabilir. Düşünsenize her allahın günü şehrin dört bir yanından gelen vajinalarla uğraşıyorsunuz. Çeşit çeşit vajinalar , yumurtalıklar, kistler, hamile kadınlar ve onların yanında bekleyen salak ifadeli erkekler.

Ancak ne yazık ki altı ayda bir gitmem gerekiyor. Aldırmış olduğum 2 kiloluk kistin( ki aldırmasaydım kesinlikle doguracaktım) tekrar oluşmasından ve ameliyet denilen o garip maceradan hoşlanmıyorum çünkü.Ama böyle durumlarda net bir sebebiniz olmadığında şikayetiniz nedir sorusuna benim gibi aptal aptal cevaplar verebilirsiniz…

‘ Öyle bir baktırmaya geldim…Ne var ne yok öğrenmek istedim.’

İste günün deli hastası.

‘ Evli misiniz bekar mısınız?’

ALTIN SORU!!!!!!!!!!!!!!  diyelim ki evliyim ama belki o sopa gibi kamerayı içime almak istemiyorum!

Ya da bekarım ama bu soru yüzünden evlenmem mi gerekiyor???Belki ilegal evliyim..

Bakire misin sorusunun üstü kapalı hali.. Evli misin bekar mısın?Midem bulanıyor!!

2) Ortopedist

Omzum beni öldürmek üzere …Doğu da kapmış oldugum bakteri midir ne boksa onun yüzünden bir kere kolum kitlenmişti ve bütün hayatım kararmıştı.Sanırım aynı şey şimdi omzumda olacak. Güçlü bir şekilde bunu hissediyorum.

İki sene önce kolum ıcın ortopediye gittiğimde o kadar korkuyordum ki adam kolumu kontrol etmek için yanıma yanaştığında odanın diğer bir köşesine kaçmiştim. Güvensizlik hayatım her alanında işimi zorlaştırıyor. Her neyse ben böyle davranınca adam da kızdı tabi.

‘ Dur ya nereye gidiyorsun? Kolunu kıracak değilim gel cabuk buraya!’

Korka korka adamın yanına gittim ve gelecek olan acıya dayanabilmek için gözlerimi kapadım, dişlerimi sıktım ve hatta kaşlarımı çattım. Adam o halimi görünce biraz abartmıyor musun diye sordu ve sadece hafifçe koluma dokundu.İşte o zaman kendimi tam bir MAL  gibi hissettim. TAM BİR MAL!

‘Kaç yaşındasın?’

’24’

‘ Ne! Senin o kadar yaşın var mı?’

İşte o dakikada korkumum yerini sinir almıştı.Sane ne benim kaç yaşında oldugumdan be adam. Neden herkes genc gözüktüğümü yüzüme vurmak zorunda!!!!

Aynı hadiseyi kist için ameliyat olduğumda doktorlar ve asistanlar da konusmuslar

‘ Ama bu kızın organları da genc gösteriyor.’

Allahtan narkozluydum ve duymadım yoksa neşteri herhangi birine saplayabilirdim.

Neyse bizim otropedist ilaçları yazdı ve düzenli kontrol ettirmelisin dedi. Tabiii  bunu hiç ama hiç siklemedim ve şimdi omzuyla uğraşıyorum.

3) Dişçi

Gerçekten çok korkuyorum…..